Ayvalık

Ayvalık (Osmanlıca:آيوالق, Antik Yunanca: Κυδωνίαι, Çağdaş Yunanca: Αϊβαλί, Ayvali ya da Κυδωνίες, Kidoniyes) Türkiye Cumhuriyeti'nin Marmara Bölgesi'nde bulunan Balıkesir ili'nin Ege Bölgesi'nde kalan bir ilçesi.Balıkesir ili'nin en batısında, Ege Denizi kıyısında bulunan ilçe, Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden biridir. Ayvalık kış mevsimlerinde büyük bir kasaba nüfusuna sahip olmakla birlikte, yaz mevsimlerinde turizmin de etkisiyle nüfus bazı küçük illerin nüfusunu aşar. Tarihte çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmış olan ilçe, çeşitli açılardan Türkiye'nin önemli ilçelerinden biridir.

Kökenbilim

Ayvalık, Antik Çağ'da bir tür yabani ayva anlamına gelen Kidonia olarak anılıyordu. Bölgeye ilk yerleşenlerinin Midilli'nin Kydona köyünden ya da Girit'in Kydonies bölgesinden gelmiş olabilecekleri düşünülmektedir. İsim konusunda bazı görüşler de Ayvalık'ın Aioliki'nin (Eolya'nın) bozulmuş şekli olduğudur. Ayvalık anlamına gelen Kydonie ismi ise, MÖ 330'dan beri süregelmektedir.

Tarihçe

Eski Çağlarda Ayvalık

Antikçağ'da, Ayvalık Adaları'na Hekatonisa ismi veriliyordu. Bu isim, adaların en büyüğü Nesos (Moshonisi, Cunda veya Alibey Adası) aynı isimle söylenen Nesos ya da Nasos antik kentinin baş tanrısı olan Hekatos olarak da anılan Apollon'dan gelmekteydi. Apollon Adaları'nda Nesos dışında Chalkis, Pordoselene ve Kydonia antik yerleşmeleri vardı. Antik kaynaklar Chalkis, Pordoselene ve Nasos'tan çok söz etmelerine karşılık, Kydonia hakkında yazan sadece yazları akan ünlü bir sıcak su kaynağına sahip olduğunu bildiren Plinius olmuştur. Bu dört antik kentten Chalkis ve Pordoselene yok olmuşlar, ancak Kydonia ve Nesos, sırasıyla Ayvalık ve Cunda (Alibey) olarak günümüze ulaşmışlardır.

Bugün, eski Kydonia olduğu düşünülen alanda, ciddi bir arkeolojik çalışma olmamasına karşılık halen antik devre ait bol miktarda çanak çömlek parçalarına rastlanmaktadır. Bu parçalar üzerinden yapılan ön çalışmalar, Helenistik (MÖ 330-30) ve Roma (MÖ 30-MS 395) çağlarına ait yerleşim yerleri bulunduğunu işaret etmektedir.Doğu Roma verilerine dayanılarak Roma döneminde en parlak çağını yaşadığı düşünülen şehrin, Bizans döneminde önemini yavaşça kaybettiği, yerleşimin Ayvalık'ta yer alan İlkkurşun Tepesi eteklerine kaydığı düşünülmektedir. Kentin daha sonraki çağlardaki gelişimi bu bölge merkezli olmuştur.

İlkçağda Misya, Hititler, Frigler, Lidya, ortaçağda Roma İmparatorluğu ve Doğu Roma İmparatorluğu, 14. yüzyıldan itibaren de Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girmiştir. 19. ve 20. yüzyılın başlarında en parlak dönemini geçiren kentte yaşayan Rum ahalinin, 1821 yılında Yunan ayaklanmasına katılması sonucu ilçenin büyük bir kısmı boşaltılmış, daha sonra dönmelerine izin verilmekle beraber kent eski canlılığına kavuşamamıştır. Bugün eski dönemlerden fazlaca kalıntıya rastlanmamasına rağmen, yer yer Antik Yunanistan ve Antik Roma çağlarına ait çanak ve çömlek parçacıkları görülmektedir. Ayvalık'ta birçok tarihi yapının yanı sıra ve Rumlardan kalma ev ve kiliseler bulunmaktadır.

Osmanlı İmparatorluğu dönemi

Kent dokusu Osmanlı döneminde formunu kazanmıştır. Bugünkü Ayvalık'ın kurulması 1430-1440 yıllarına rastlar. Ayvalık o zamanlar limana hakim bir tepe üzerinde kurulu idi. Doğu Roma İmparatorluğu'nu sıkıştıran Osmanlı İmparatorluğu, Alibey Adası'nda bir deniz üssü kurmuştur. Daha sonraları şehre Rumlar yerleşmeye başlamış ve kısa sürede Türk nüfusu aşmışlardır. Osmanlı kaynaklarında Ayvalık adına ilk kez 1772 yılında yayınlanan bir fermanla rastlanır. Bu fermanın, 1770'de Çeşme önlerinde Rus donanmasıyla yapılan bir savaştan dönerken Ayvalık'a uğrayan, daha sonra sadrazam olan Cezayirli Hasan Paşa tarafından çıkarttıldığı düşünülmektedir. Bölge, 1789'dan itibaren gayrimüslimlerin yaşadığı bir özerk bölge olmuştur.Bu özerklik 1821'deki Yunan ayaklanmasına dek sürmüş, bu ayaklanma sonucunda Ayvalık boşaltılarak 1840'da Karesi Sancağı'na bağlı bir ilçe yapılmıştır. Daha sonra Rumların dönmesine izin verilmesine rağmen, ilçe eski canlılığına kavuşamamıştır. Osmanlı İmparatorluğu yönetiminin Anadolu'da incelemeler yapmak için gönderdiği Vital Guinet tarafından yayımlanan 1891 tarihli istatistiğe göre 21.666 olan kent nüfusunun 21.486'sı Rum, 180'i Türk'tür.

1900-1914 tarihli bir Fransız yıllığında Ayvalık'ın o zamanki sosyo-ekonomik yapısı hakkında şu bilgiler verilmektedir; "30.000 nüfusludur. Postasını Avusturya-Macaristan İmparatorluğu işletmektedir. Zeytinyağı, balmumu, yerli ipek, şarap, sabun dışsatımı yapılır ve şeker, kahve, yün, pamuklu kumaş, ham deri ithal eder. Fransa, Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, İtalya Krallığı'nın kentte konsoloslukları bulunur. Bankalar; Osmanlı Bankası, Atina Bankası, Viyana Kredi Bankası'dır. Aynı zamanda bir akademi, iki oteli bulunan ilçede içinde eczanesi de olan bir genel hastane ve cüzzam hastanesi faaliyet göstermektedir."

Kurtuluş Savaşı ve Türkiye Cumhuriyeti dönemi


İlçe I. Dünya Savaşı sonrası İzmir'in işgali ile birlikte 29 Mayıs 1919'da Yunan egemenliğine girmiştir. İşgal sonrası Anadolu'da ilk kurşun 172. Alay Komutanı Yarbay Ali Çetinkaya tarafından atılmıştır. Bu işgal 15 Eylül 1922'ye kadar sürmüştür. 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması'nda belirtilen Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi gereğince, Girit, Makedonya ve Midilli Türkleri ilçeye yerleştirilmiştir. Burhaniye'ye bağlı varlık gösteren Ayvalık, 19 Mayıs 1928 tarihinde ilçe olmuştur.

Kaynak: Vikipedi